Ev Eşyaları, Ev Süsleri ve Mobilya Seçimi

Evlilik süreci olsun veya evlendikten on sene sonra olsun ev eşyası alırken özellikle mobilya seçimi gerçekten biraz yorucu ve beğenip karar kılma konusunda zor bir süreç olabiliyor. Mobilya seçerken hem kaliteli hem de bütçe uygun insan bir seçim yapmak istiyor ve doğal olarak da her yeri dolaşıp fikir edinmek istiyor. İstanbul’da ikamet edenler genelde mobilya seçim sürecinde Modoko Mobilyacılar Sitesine kesinlikle uğramışlardır. İstikbal, Bellona, Mondi Home, Enza Home, Alfemo gibi birçok markanın mağazaları olup aynı zamanda ismi çok bilinmeyen fakat fabrikadan üretim yapıp direkt fabrikadan satış diye pazarlama yapan dükkanlar ile doludur. Öncelikle şunu belirtmeliyim; mobilya seçerken mutlaka kurumsal bir firma karşınızda olsun. Özellikle şubesi olmayan ve ismi bilinmeyen bir firma asla seçmeyiniz çünkü garanti, teslimat ve tamir gibi kısımlarda muhatap çok bulamıyorsunuz. İlerleyen süreçlerde de kaliteli destek almak istiyorsanız kesinlikle kurumsal bir firmadan mobilya takımınızı alınız. Biz evlenirken Yatak Odası ve Oturma Odası takımını Ergül Mobilya firmasından almıştık. Makalemde bazı mobilya satan yerleri ve aldığımız mobilyalar hakkında kısa bilgiler vereceğim fakat dediğim gibi kurumsal bir firmadan almanız en doğrusu olacaktır. Örneğin sadece yemek masası alacaksınız ve mobilyacılar çarşısından bir firmanın ürününü çok beğendiğiniz. Eğer üründen eminseniz o zaman tek bir ürün için ufak çaplı firmalarda çok sorun yaşayacağınızı düşünmüyorum. Ama dediğim gibi üründen ve malzemeden eminseniz bunu yapınız yoksa iade sürecinde bile problemler yaşayabilirsiniz. Bizde başta çok yer dolaştık ve emin olun yorucu bir süreç olup ana mobilya takımlarını Ergül Mobilya firmasından almaya karar kıldık. Mobilya seçtikten sonra teslimat, garanti süresi, tamir gibi hizmetlerde çok önemli olup bunları da ayrıca konuşunuz.

2024 Ev Faturaları, Su, Elektrik, Doğalgaz Giderleri ve Genel Geçim Tablosu

2024 itibariyle İstanbul Anadolu Yakasında bulunan ortalama 3+1 90 metrekare bir daire için iki kişilik ailenin aylık fatura giderlerinden size bahsetmek istiyorum. Genelde bu faturaların başını Su, Elektrik ve Doğalgaz çekmektedir. Fakat değişen hayat şartları sebebiyle artık İnternet ve TV giderleri gibi her ay fatura gibi ödediğimiz başka giderler de vardır. Kira ve apartman aidat giderlerinden bu yazımda bahsetmeyeceğim onu başka bir makalede ayrıca değineceğim. Genelde kullanım durumuna göre fatura tutarları değişmektedir. Örneğin her gün veya gün aşırı duş alan biriyseniz ve iki kişi yaşıyorsanız genelde su faturası normal bir çift kullanımına göre fazla gelebilir. Biz genelde gün aşırı duş aldığımız için su faturası biraz yüksek geliyor. Makalede genel olarak tasarruf konularına da değineceğim. Su, Elektrik ve Doğalgaz  faturaları dışında en büyük gider kalemi ise İnternet gideridir. Türk Telekom veya başka bir şirketten aldığınız İnternet hizmeti ne olursa olsun emin olun su veya elektrik faturasından daha fazla gelmektedir. Keşke Türkiye’de İnternet hizmeti daha ucuz olsa ve Fiber İnternet her yerde erişilebilir olsa daha iyi olacak fakat durum böyle değil. İnternet gideri dışında biraz özel giderlere girse de Netflix ve YouTube Premium gibi hizmetlerde artık mecburi gider gibi oldu gençler arasında. YouTube Premium hizmetinden Aile Paketi için şu an ücretsiz yararlanıyorum. Netflix içinse aylık Temel Paket ödemesi yapıyorum Papara Cashback üzerinden. Aylık fatura harcamalarında görünmesi için Netflix giderini de ekledim. 2024 senesi boyunca aylık fatura giderlerini güncel şekilde sizlere paylaşacağım. Başta söylediğim gibi evim hakkında bilgi vermem gerekirse 90 M2 ve 3+1 yeni daire olup eşimle yaşıyoruz. Su faturasını görenler iki kişi için çok geldiğini düşünebilir fakat biz gün aşırı hatta bazen her gün duş aldığımız için gelen su faturası oldukça doğaldır. Eğer haftada bir veya 4-5 günde bir yıkanan biriyseniz bize gelen su faturasının üçte biri sizi gelecektir.

Doğalgaz Açtırma ve İGDAŞ İşlemleri, Kombi Demir Döküm F02 Sıcak Su Hatası ve Alüminyum Çamaşırlık Önerisi

Kış gelince herkes gibi bende Doğalgaz işlemleri için yaşadığım süreçleri ve başıma gelen Kombi arızası ile birlikte toplu bir ev yazısı yazmaya karar verdim. Yazımın başlığı karışık gibi görünebilir fakat okudukça birbirine bağlı bir akış içerisinde olduğuna karar vereceksiniz. İlk olarak sıfır bir eve taşındığınızda Doğalgaz açtırma sürecini size anlatarak makaleme başlamak istiyorum. Taşınacağınız dairede öncelikle kapının oradaki Doğalgaz sayacına giderek sayacın numarasını alın ve ilçedeki Doğalgaz açtırma şubesine gidiniz. Eğer İstanbul’da yaşıyorsanız örneğin Anadolu Yakası Pendik ilçesinde yaşıyorum ben ve İGDAŞ Pendik şubesine giderek bu işlemi yaptırıyorum. Gaz açtırmak için İGDAŞ merkezinden yeni randevu almanız gerekmektedir bunun için 153 numarasını arayabilirsiniz. Sayacınızı kontrol ederken sayacın dönmediğine emin olunuz ve sizden önce kullanan kişinin aboneliği iptal ettiğini kontrol ediniz çünkü geçmiş borç çıkabilir. Daha sonrasında İGDAŞ evi kontrol etmek için sizi arıyor gün ve saat bilgisini SMS olarak iletiyor. Evin Menfez çıkışlarında problem varsa gazı açtırmıyor. Özellikle Mutfak panjurları tam kapanıyor ise bunların tam kapanmaması ve arasında boşluk olacak şekilde ayarlanma yapılmasını isteyebilir. Menfez ve her ihtimale karşın evde kaçak oluşması durumunda kaçak gazın evden rahatça çıkması için gerekli alt yapı varsa gazı açtırıyor onun dışında gazı açmıyorlar ve durumu düzeltip tekrar 153 numarasını arayarak randevu almanızı istiyorlar. Gaz açıldıktan sonra size sözleşme numaranızı ve ilgili belgeleri teslim ediyorlar. Elektrik ve Su açtırma işlemlerine nazaran Doğalgaz açtırma işlemi biraz daha meşakkatli ve kontrolü sıkı tutuluyor. Çünkü gaz kaçakları, kötü altyapı ve eski binalarda yaşanan Doğalgaz patlamalarından ötürü İGDAŞ durumu ciddiye alıyor ve gazı açtırmıyor.

Evlilik Süreçleri: Avize Seçimi, Perde Seçimi ve Nişan Bohçası

Evlilik Süreçleri hakkında bu yazımda biraz alışveriş kısımlarına değineceğim. Özellikle avize ve perde seçimime biraz değineceğim son olarak nişan bohçası ile makaleyi sonlandıracağım. Bu başlıklar geçmeden önce Evlilik ile ilgili şunu söylemem gerekir ki; Evlendikten sonra birincil aileniz yani eşiniz ve siz varsa çocuklarınız sonra kendi aileleriniz ve birinci derece akrabalarımızdır. Bu dengeyi iyi kurmalısınız. Özellikle günümüz kızları ilk 6 aylık evlilik alışma sürecinde bu dengeyi tam kuramaya biliyor ve halen aklı anne baba evinde kalabiliyor. Evlenen kişi mutlaka değişir ve Evlilik bir dönüm noktasıdır. Evlendiği halde bekarlığı sürdürmeye çalışan kişi evliliği hazmedememiştir. Evlilik beraberinde sorumluk ve kısıtlamalar getirebilir. Bu kısıtlamalar iki tarafı sıkacak şekilde olmamalı ve aşırıya kaçmayacak şekilde belli sınırlarda olmalıdır. Gelenekçi yaklaşım genelde bu kısıtlama ve sınırlarda biraz zorluk çekebiliyor. Evlilik bir güç birliği olup güçler savaşı veya yarışı değildir. Fakat evliliğin ilk 6 ay ve bir yılı oturma süreci olduğu için bir savaş veya rekabet her çift arasında olmuyor değildir. Özellikle bu rekabet içerisine aileler girince işin rengi ve tadı daha da kötü olmaktadır. Günümüz Türk ve Türkiye’de yaşayan diğer kültürlerdeki ailelerde aslında bu konuda biraz suçludur. Halen evlendirdiği oğlunu ve kızını hür bırakamamaktadır. Birey 30-35 yaşına gelse dahi halen ailesine bir müddet bağımlı olabiliyor. Bu yüzden bireyler tam anlamında birey olamıyor, gelişemiyor ve güvensiz yetişiyor. Sanki aile evine bağlıymış ve kendini güvensizmiş gibi hissediyor oysaki evlenen çiftler hür ve birey olabilseler birçok sorunu aşacaklardır. Burada günümüz eski tip ailelerinde çok kabahati vardır özelikle Doğu bölgesindeki gelenekçi aile tiplerinde bu biraz daha etkin gözükmektedir. Büyüklerin bu gereksiz gözetimi sebebiyle 33-35 yaşındaki kız ve erkek sorumluluk alamıyor veya alsa bile halen hayattan korkuyor. Bu durum belki 80 sene sonra değişir ama olan şimdiki nesle oluyor. Gelenekçi ailelerde artık günümüz dünyasına ayak uydurmalıdır.

Evlilik Süreçleri: Kına, Balayı ve Araç Süsleme

Evlilik süreçleri ve evlendikten sonraki hayat ile ilgili yazılarıma devam etmek istiyorum. Bildiğiniz gibi yaşadığımız ekonomik kriz döneminde evlilik alma kararı ciddi bir karar olup maddi ve manevi olarak zorlanacağınızı hissediyorsanız evliliğinizi erteleyebilir ve nişanlılık süresini uzatabilirsiniz. Çünkü evlenince yaşanan maddi problemler daha evliliğin başında hatta ilk 6 ay bile dolmadan kalıcı hasarlara yol açabilir. İleride ilişkinizi bu dönemde yaşadığınız kötü anılar etkiler ve evliliğin çimentosu pek sağlam olmaz. İstanbul’da özellikle Ekim 2023 itibariyle yaşama maliyeti 43 Bin TL olmuş. Ev kiraları almış başını gitmiş, 15 Bin TL minimum iyi bir evin kirası artık İstanbul'da birçok semtte. Ulaşım, benzin, mazot, vergiler, faturalar derken birçok kalemde ciddi fiyat artışı var. Birde bu işin gıda boyutunu da düşününce cidden yeni evlenen çiftlere kolaylıklar diliyorum. Artık evlerde sadece su, doğal gaz ve elektrik gideri yok bunun yanında İnternet, Netflix gibi her ay düzenli ödediğiniz fatura gibi giderler vardır. Hatta İnternet faturası elektrik, su ve yaz aylarında doğal gaz faturasından daha fazla gelmektir. Hazır konusu açılmışken orta direğin izlediği Netflix platformunun en düşük Temel paketi aylık 100 TL olmuştur. Neredeyse su faturasından fazladır. Bu kadar ekonomik zorluklar baş gösterince haliyle Türkiye’de evlilik yaşı bakımından Avrupa’ya benzemeye doğru yol almıştır. Eskiden evlilik yaşı 30 iken bugün erkek için evlilik yaşı 37-40 arası olarak konuşulmaktadır. Hatta Yunanistan'da erkekler için evlilik yaşı 40 olup Güney Kore’de 40-44 yaş arası evlilik çok yaygındır. Türkiye’de ideal evlilik yaşı ise 35 hatta 37-38 olarak son ekonomik gelişmelerden sonra güncelleyebiliriz. Evlilik yaşı yükseldikçe çocuk yapma yaşı hatta çocuk isteme oranında da aşırı düşüşler vardır. Önümüzdeki 50 hatta 80 sene sonra nasıl bir evlilik evresi bizi bekliyor hep birlikte göreceğiz.

Evlilik Süreçleri: Dış Çekim, Davetiye ve Gelin Başı

Evlilik müessesi her insan için hayırlı bir hayat dönemeci olup bu süreçlerde yaşadıklarımı ve çevremdeki insanların yaşadıklarını sizlere parça parça yazılarım ile anlatarak bilgi vermeye çalışacağım. Evlilik sürecine giderken; nişan, söz, isteme, kına, düğün gibi aslında birçok ritüel vardır ve ben evlilik süreçleri başlığı altında aklım gelen konuları ara ara bölümler şeklinde deneyimlerim ile sizlere aktaracağım. Şunu söylemem gerekir ki evlilik hem çok kolay hem de çok zor bir süreçtir. Doğru kişiyi bulmak, farklı kültürlerden gelen kişilerin birbiri ile uyum sağlama süreçleri olsun evlilik dediğimiz tren zamanla oturan bir süreçtir. Günümüz ekonomik koşullarından dolayı artık evlenmek gençler için biraz zor oldu diyebiliriz. Çünkü ev ve eşya masrafları olsun kiralar olsun giderler fazlasıyla zamlandı. Bu ekonomik koşullarda bir ev kurmak ve sürdürmek gerçekten zor olabiliyor. Gençlere buradan önerim, parasal hesabınızı doğru yapmanız ve gerçekten çok büyük bir borç altına girecekseniz evliliğinizin ileride sıkıntıya girmemesi için tekrardan süreci gözden geçirmenizi öneririm. Çünkü evlilik sürecinde sadece ev ve eşya kısımlarında para harcama yok her safhada bir para harcama söz konusu olduğu için bunları doğru biçip iyi tartıp bu yola o şekilde çıkınız veya hiç çıkmayınız. Size bu önerileri verdikten sonra gelelim başlıkta bahsettiğim dış çekim, davetiye bastırma ve gelin başı süreçlerinden biraz bahsedeyim. Konuya ortadan girdiğimi biliyorum ama dediğim gibi aklıma geldikçe başlık başlık sizlere deneyimlerimi paylaşacağım.